Danimarka’nın Sessiz Masalları
Danimarka’da gezerken başınızı biraz kaldırırsanız, özellikle eski köylerde ya da Kopenhag’ın kuzeyindeki Gentofte gibi mahallelerde, üzeri kalın sazlarla kaplı çatılara rastlayabilirsiniz. Bu çatılar öylece durmaz, sanki size bir hikâye anlatmak ister. Çünkü onlar sadece bir çatı değil; doğayla uyum içinde yaşamanın, el emeğinin ve geçmişin sessiz tanıklarıdır.
Eskiden, yani elektrik, beton, modern yalıtım falan yokken, insanlar deniz kıyılarındaki sazlıklardan kamış toplar, onları dikkatle kurutup evlerinin çatısını örerdi. Hem sıcak tutar, hem serinletir, hem de güzel görünürdü. Doğal malzeme olduğu için doğaya da zarar vermezdi. Aslında bugünün “ekolojik yapı” dediğimiz şeyin en sade ve zarif haliydi bu çatılar.
Bugün hâlâ Danimarka’nın batısındaki köylerde, Fyn adasında ya da Jylland’da bu eski çatılı evlere rastlamak mümkün. Ama en ilginci, Kopenhag gibi büyük bir şehirde bile – örneğin Gentofte’de – bu saz çatılı evlerin hâlâ dimdik ayakta olması. Şehrin ortasında geçmişten kalma bir masal gibi duruyorlar.
Son yıllarda bazı mimarlar da bu çatılara yeniden ilgi duymaya başladı. Çünkü doğayla dost, güzel ve bir o kadar da dayanıklılar. Yani belki de eski yöntemlere geri dönmenin vakti geldi, kim bilir?
Saz çatılar bize sadece bir mimari tarzı değil, aynı zamanda sade bir yaşam biçimini hatırlatıyor. Doğayla iç içe, eli toprağa değen, yavaş ama derin bir hayatın izlerini taşıyorlar.
