Kopenhag, 31 Temmuz
Kanada, Filistin’i bağımsız bir devlet olarak tanıma yolunda ilk somut sinyallerini verdi. Başbakan Mark Carney, ülkesinin Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda Filistin’i tanımaya hazırlandığını duyurdu. Bu gelişme, Fransa ve İngiltere’nin benzer yönelimlerinin ardından, Batı bloğunda yeni bir diplomatik kırılma hattını ortaya koyuyor.
Kanada hükümeti, yıllardır desteklediği iki devletli çözüm vizyonuna bağlılık vurgusu yaparken, tanıma sürecini koşullara bağladı. Başbakanlık açıklamasına göre, tanıma için öncelikli beklentiler arasında Hamas’tan bağımsız, demokratik seçimlerin yapılması, Filistin yönetiminin kurumsal reformlara gitmesi ve silahlı direnişin terk edilmesi yer alıyor. Başbakan Carney, bu adımın İsrail ile Filistin arasında kalıcı bir barışın tesisi için zemin hazırlayabileceğini belirtti.
Paralel olarak, Kanada’nın Filistin’e insani yardım ve yeniden yapılanma desteği artırılacak. Ekonomik iş birliği ve Filistinli kurumlara teknik destek taahhüdü de tanıma sürecine eşlik edecek. Kanada Dışişleri Bakanlığı, Filistin’i yalnızca siyasi değil, insani ve kurumsal yönden de desteklemeyi amaçladıklarını vurguladı.
Kanada’da özellikle merkez-sol Liberal Parti içinden ve sol muhalefetteki Yeni Demokrat Parti’den tanıma yönünde güçlü çağrılar geliyordu. Mecliste artan baskılar ve kamuoyunun Gazze savaşına tepkisi, Ottawa yönetimini harekete geçirdi. Parlamento içinde 50’den fazla milletvekili geçtiğimiz haftalarda hükümete Filistin’i tanıma çağrısı yapan ortak bildiriyi imzalamıştı.
Ancak karar, uluslararası dengeleri de doğrudan etkiliyor. İsrail yönetimi Kanada’nın bu tutumunu sert bir dille eleştirerek, “terör örgütünü ödüllendirmek” olarak niteledi. Washington yönetimi ise resmî olarak açıklama yapmazken, Başkan Trump’ın ekibi Kanada’yı “Amerikan ittifakını zayıflatmakla” suçladı. Diğer yandan, Filistin yönetimi kararı memnuniyetle karşıladı ve Ottawa’ya resmî teşekkür mesajı iletti.
Kanada, 1947’de Birleşmiş Milletler’in Filistin topraklarını Yahudi ve Arap devletleri olarak ayıran kararına destek veren ülkelerden biriydi. Son yıllarda bu destek daha çok söylem düzeyinde kalmış, tanıma için aktif bir adım atılmamıştı. Şimdi ise uluslararası dengelerdeki değişim ve kamuoyunun baskısı bu süreci hızlandırıyor. 2025 yılı Eylül ayında New York’ta yapılacak BM Genel Kurulu toplantısında Kanada’nın Filistin’i resmen tanıması bekleniyor.
Uluslararası uzmanlara göre bu adım, sadece Filistin’in diplomatik gücünü artırmakla kalmayacak, aynı zamanda Batı dünyasında İsrail-Filistin politikalarında yeni bir eksenin oluşmasına neden olabilir. Kanada’nın bu çıkışı, Avrupa’nın diğer büyük devletlerinde de benzer tanıma süreçlerini hızlandırabilir.