ABD hükümeti Ørsted’in denizüstü rüzgâr projesini durdurdu

Kopenhag, 23 Ağustos

ABD yönetimi, Danimarkalı enerji devi Ørsted’in Rhode Island açıklarında yürüttüğü denizüstü rüzgâr türbini projesini askıya aldı. Kararın, Washington’un enerji politikaları, çevresel etkiler ve ekonomik belirsizliklerle ilgili değerlendirmelerinden kaynaklandığı belirtiliyor.

ABD hükümeti, Ørsted’in Atlantik kıyısındaki büyük ölçekli rüzgâr enerjisi projesini durdurma talimatı verdi. Ørsted, yapılan resmi bildirim üzerine tüm faaliyetlerini geçici olarak askıya almak zorunda kaldığını açıkladı.

Enerji dönüşümünde stratejik proje

Rhode Island açıklarında yürütülen proje, ABD’nin yenilenebilir enerji hedefleri açısından stratejik bir adım olarak görülüyordu. Atlantik kıyısındaki bu tür projeler, ülkenin fosil yakıtlara bağımlılığını azaltma planında kritik rol oynuyor. Ørsted’in projesi, on binlerce haneye temiz enerji sağlaması hedefiyle geliştirilmişti.

Ancak Washington yönetiminin son kararı, ABD’nin yeşil enerji yatırımlarına yaklaşımı konusunda soru işaretleri yarattı.

Kararın arka planı

ABD Enerji Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, durdurma kararının gerekçeleri tam olarak paylaşılmadı. Ancak kulislerde üç olası neden öne çıkıyor:

  1. Ekonomik belirsizlikler: Rüzgâr türbini maliyetlerinin yükselmesi ve tedarik zincirindeki sıkıntılar.
  2. Çevresel etkiler: Projenin deniz ekosistemine, balıkçılığa ve bölgesel çevreye olası zararları üzerine yürütülen tartışmalar.
  3. Siyasi dengeler: Trump yönetiminin ikinci döneminde enerji politikalarında fosil yakıtların yeniden öncelik kazanması.

Ørsted için kritik sınav

Danimarka merkezli Ørsted, küresel ölçekte denizüstü rüzgâr enerjisinin öncüsü konumunda. ABD pazarına büyük umutlarla giren şirket, son yıllarda Amerika kıtasında milyarlarca dolarlık yatırım planları açıklamıştı. Rhode Island’daki projenin durdurulması, Ørsted’in ABD’deki stratejisini gözden geçirmesine yol açabilir.

Analistler, kararın yalnızca Ørsted için değil, tüm Avrupa enerji şirketleri için “uyarı niteliğinde” olduğunu belirtiyor. ABD’nin yenilenebilir enerji yatırımlarına yönelik siyasi istikrarsızlığı, Avrupalı yatırımcıların gelecekteki adımlarını da etkileyecek.

ABD’nin enerji politikalarında değişim mi?

Donald Trump’ın yeniden başkan seçilmesiyle birlikte ABD’nin enerji politikalarında fosil yakıt yanlısı bir yaklaşımın güçlenmesi bekleniyordu. Bu gelişme, söz konusu beklentilerin somut bir göstergesi olarak değerlendiriliyor.

Trump yönetimi, yerli petrol ve doğal gaz üretimini artırmayı hedeflerken, büyük ölçekli yeşil enerji projelerine daha temkinli yaklaşıyor. Rhode Island projesinin durdurulması, Washington’un enerji önceliklerinde köklü bir değişimin işareti olabilir.

Analiz: Küresel enerji dönüşümünde belirsizlik

ABD’nin kararı, yalnızca ikili ilişkilerde değil, aynı zamanda küresel enerji dönüşümünde de belirsizlik yaratıyor. Avrupa Birliği, iklim hedeflerine sıkı sıkıya bağlı kalırken, ABD’nin bu tür adımları uluslararası işbirliğini zayıflatabilir.

Danimarka’da ve Avrupa’da, Ørsted’in yaşadığı bu durdurma süreci “yeşil enerjiye darbe” olarak yorumlanıyor. Uzmanlara göre, ABD gibi büyük ekonomilerdeki enerji politikalarının yönü, dünya çapındaki iklim mücadelesini doğrudan etkileyecek.

Kaynak: TV 2 Danmark, Ørsted açıklamaları

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir