Bakü’de Bir Barış Adası: Hoşgörü Evi

Kafkasya’nın kadim şehirlerinden Bakü, yalnızca modern mimarisiyle ya da enerji zenginliğiyle değil, aynı zamanda farklılıkları bir arada yaşatabilen kültürel dokusuyla da dikkat çekiyor. Bu çokkültürlü yapının en anlamlı simgelerinden biri ise Bakü’nün merkezine yakın bir noktada yer alan Hoşgörü Evi.

Adı gibi, Hoşgörü Evi; dinlerin, etnik kimliklerin ve kültürlerin bir araya geldiği, birbirini tanıdığı ve birlikte yaşamı yeniden inşa ettiği bir buluşma noktası. Azerbaycan’ın hoşgörü kültürünü sadece sözde değil, eylemde de benimsediğini gösteren somut bir örnek.

Farklı inanç gruplarının temsilcileri burada aynı masada oturabiliyor, ortak etkinlikler düzenleyebiliyor. Müslümanlar, Hristiyanlar, Yahudiler ve diğer inanç toplulukları, birbirlerini anlamak ve saygı duymak adına Hoşgörü Evi’nde düzenli olarak bir araya geliyor. Bu anlamda bina, sadece bir kültür merkezi değil; aynı zamanda bir barış laboratuvarı.

İçeri girdiğinizde sizi karşılayan ilk şey, sadelik. Abartıya kaçmayan ama anlam yüklü detaylarla bezeli bir iç mekân. Duvarda yer alan farklı kutsal metinlerden alıntılar, sergi salonlarındaki fotoğraflar ve arşiv belgeleri, ortak geçmişin ve paylaşılan insanlık değerlerinin altını çiziyor.

Bugün dünya, artan kutuplaşmalar ve kültürel çatışmalarla boğuşurken; Azerbaycan gibi ülkelerin barışa dair verdiği bu tür sessiz ama güçlü mesajlar daha da anlam kazanıyor. Bakü’deki Hoşgörü Evi, bir arada yaşamanın hâlâ mümkün ve değerli olduğunu hatırlatan önemli bir yapı.

Belki de bu çağda en çok ihtiyaç duyduğumuz şey, böyle mekanların çoğalması. Çünkü barışın ilk adımı, bir diğerini tanımaktan geçiyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir