13 Temmuz
Türkiye’nin toplumsal ve siyasal yapısının anlaşılmasında dini yapılar, özellikle tarikatlar önemli bir rol oynamaktadır. Bu yapılar, hem Osmanlı’dan devralınan tarihsel mirasın günümüzdeki tezahürleri hem de modern siyasal sistemin içindeki dönüşüm dinamikleri açısından incelenmeye değerdir. Bu bağlamda, özellikle Nakşibendîliğin Halidiyye kolu, Cumhuriyet tarihi boyunca derin bir ideolojik, kültürel ve siyasal etki ağı örmüş; günümüzde ise bu etkinin birçok boyutta somutlaştığı görülmektedir.
Halidiyye kolu, sadece dini bir tarikat olarak değil, aynı zamanda toplumsal denetim, siyasal mobilizasyon ve ideolojik dönüşüm aracılığı olarak işlev görmüştür.
1. Halidiyye’nin Tarihsel Arka Planı
Nakşibendî tarikatı, 14. yüzyılda Orta Asya’da kurulan ve özellikle Sünni İslam’ın Hanefi yorumu içinde gelişen bir sufi akımdır. Bu tarikatın 19. yüzyılda Halid-i Bağdadi (1779–1827) tarafından kurulan Halidiyye kolu, klasik tasavvufi çizgiden ayrılarak, siyasal İslam’ın örgütlü biçimi haline gelmiştir¹.
Halid-i Bağdadi’nin reformist anlayışı, Nakşibendîliği hem manevî bir öğreti hem de siyasal bir araç olarak yeniden yapılandırmıştır. Halidiyye kolu, Osmanlı’nın son döneminde aşiret yapılarıyla bütünleşmiş, Mezopotamya ve Anadolu gibi bölgelerde yarı-devlet işlevi görerek, halk üzerinde dini otorite kurmuştur². Bu yönüyle Halidiyye, merkezi otoritenin gücünü yerel halk üzerinde dolaylı biçimde sağlamlaştırmak için kullanılmıştır.
2. Cumhuriyet Döneminde Halidiyye’nin Dönüşümü
1925’te çıkarılan Tekke ve Zaviyelerin Kapatılması Kanunu ile birlikte Halidiyye dahil tüm tarikatlar resmen yasaklanmış; ancak bu yapılar yer altına çekilerek varlıklarını cemaatler şeklinde sürdürmüşlerdir³. Bu dönemde tarikatlar, sosyal dayanışma, dini eğitim ve siyasal yönlendirme işlevlerini kırsal ve yarı-şehirli alanlarda sürdürmeye devam etmiştir.
Özellikle 1980 darbesi sonrası, Turgut Özal döneminde İslamcı yapılarla olan yakınlaşma sonucunda, Halidiyye kökenli cemaatlerin devlet içinde meşruiyet kazanmaya başladığı görülmüştür⁴. Bu yapılar – Menzil, İskenderpaşa, Erenköy ve Süleymancılar gibi – eğitimden bürokrasiye, yargıdan güvenliğe kadar birçok alanda kadrolaşmıştır.
3. Güncel Siyasal Yansımalar: AKP, Halidiyye ve FETÖ
2002 sonrası AKP’nin iktidara gelişiyle birlikte, Halidiyye çizgisine mensup yapılar, devlette sistemli biçimde kadrolaşmıştır⁵. Recep Tayyip Erdoğan’ın gençlik yıllarından itibaren Halidiyye’nin İskenderpaşa Cemaati ile olan ilişkisi, bu süreci açıklayıcı niteliktedir⁶.
Bu bağlamda Fethullah Gülen liderliğindeki FETÖ de Halidiyye’nin ideolojik mirasından beslenen bir örnektir. Devlet içinde yıllarca örgütlenen Gülen cemaati, 15 Temmuz 2016’da gerçekleşen darbe girişimiyle Türkiye’deki siyasal düzeni doğrudan tehdit etmiştir⁷. Gülen hareketi, tasavvufi görünümlü yapısını küresel ağlarla birleştirerek uluslararası bir aktör haline gelmiştir.
4. Anayasa ve Rejim Değişikliğinde Halidiyye’nin Rolü
Halidiyye çizgisine mensup yapılar, “Yeni Türkiye” söylemiyle şekillenen anayasa değişikliği sürecinde önemli bir rol oynamıştır. 2017 yılında yapılan referandumla Türkiye, parlamenter sistemden başkanlık sistemine geçmiş; bu süreçte laiklik ve ulusal kimlik kavramları da tartışmaya açılmıştır⁸.
Anayasa değişikliği çalışmaları, yalnızca bir sistem reformu değil; mezhepsel bir dönüşüm vizyonunu da içermektedir. Laiklik ilkesi zayıflatılırken, “Türklük” kavramı yerine dini ve etnik temsili esas alan kavramlar öne çıkarılmıştır⁹.
5. Ulusal Kimlik, Mezhep Gerilimi ve Halidiyye’nin Yıkıcı Potansiyeli
Halidiyye eksenli yapılar, Alevilik ve Bektaşilik gibi heterodoks İslam yorumlarını sistematik biçimde dışlamakta ya da görmezden gelmektedir. Bu durum, Osmanlı’daki Safevî-Sünni geriliminin günümüzdeki bir devamı olarak değerlendirilebilir¹⁰.
Bu yaklaşım, Türkiye’yi mezhepsel çatışmalara açık hale getirme potansiyeline sahiptir. Mezhepçilik ekseninde yapılan anayasal ve siyasal düzenlemeler, yalnızca iç barışı değil, Türkiye’nin dış politik konumunu da olumsuz etkilemektedir¹¹.
6. Erdoğan, Halidiyye ve Müslüman Kardeşler Bağlantısı
Recep Tayyip Erdoğan’ın siyasal söylemi, Halidiyye çizgisinden beslenmekle kalmayıp, aynı zamanda Müslüman Kardeşler (İhvan) ideolojisiyle de kesişmiştir. 2011’deki Arap Baharı süreciyle birlikte Erdoğan’ın İhvan’a verdiği açık destek, bu küresel bağın göstergesidir¹².
İhvan ideolojisi, laiklik karşıtı ve ümmetçi bir vizyona sahiptir. AKP’nin “Yeni Türkiye” vizyonu da benzer biçimde laik-ulusal devleti çözmeye yönelik bir dönüşüm hedeflemiştir. Bu bağlamda, Halidiyye-Müslüman Kardeşler sentezi, otoriter-muhafazakâr bir rejim modeline evrilmiştir¹³.
7. Sonuç ve Eleştirel Değerlendirme
Nakşibendî-Halidiyye kolu, Türkiye’deki dini yapılanmanın çok ötesine geçmiş; doğrudan doğruya siyasal rejimi şekillendiren bir aktöre dönüşmüştür. Bu yapı, devletin üst kadrolarında yer edinmiş, anayasal reformlara yön vermiş ve toplumsal yapının dini temelde yeniden inşasında rol almıştır.
Günümüzde Halidiyye çizgisi, yalnızca dini değil, ideolojik ve siyasal bir hegemonya kurma çabasının taşıyıcısıdır. Bu çabanın karşısında, Türkiye’nin laik, üniter ve çoğulcu yapısının korunması, tarihsel ve anayasal bir zorunluluk olarak karşımıza çıkmaktadır.
Dipnotlar
1. Bozarslan, H. (2014). Türkiye Tarihi: Modernleşme ve Milliyetçilik (1789–2012).
2. Ocak, A. Y. (1998). Osmanlı Toplumunda Zındıklar ve Mülhidler.
3. Mardin, Ş. (1992). Bediüzzaman Said Nursî Olayı.
4. Kılıç, E. (2021). Din ve Devlet İlişkileri: AKP Dönemi Tarikat ve Cemaat Yapılanmaları.
5. Akıncı, M. (2018). Nakşibendilik ve Halidiyye Kolu: Modern Türkiye’de Siyasi ve Sosyal Etkiler.
6. Koru, F. (2021, 17 Mayıs). Karar Gazetesi.
7. BBC Türkçe. (2019). FETÖ ve Türkiye’nin Devlet Yapısı Üzerindeki Etkileri.
8. Yetkin, M. (2022, 5 Nisan). Yeni Anayasa Tartışmaları. Yetkin Report.
9. TBMM Resmî Tutanakları (2020–2024).
10. Shankland, D. (2003). The Alevis in Turkey: The Emergence of a Secular Islamic Tradition.
11. International Crisis Group. (2016). Turkey’s PKK Conflict: The Rising Toll.
12. Al-Monitor. (2024). Turkey’s Religious Divide.
13. Freedom House. (2013). Religious Freedom in Turkey: A Special Report on Alevi and Minority Rights.